Son yıllarda ithalat kotaları ve yüksek maliyetlerle mücadele eden kuyumculuk sektörü, şimdi de finansal takip düzenlemeleri nedeniyle zorlanıyor. Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) tarafından belirlenen 185 bin TL’lik alışveriş sınırı, kimlik ibrazı zorunluluğunu beraberinde getirirken, bu bilgilerin 8 yıl saklanmasını gerektiriyor. Kuyumcular, bu durumun müşterileri tedirgin ettiğini, kimlik paylaşmak istemeyenlerin alışverişten vazgeçtiğini ve kayıtdışı işlemlerin arttığını belirtiyor.
‘EN AZ 500 BİN TL OLMALI’
Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından yürürlüğe konulan düzenleme kapsamında, kuyumcularda 185 bin TL ve üzeri işlemler için kimlik ibrazı zorunlu hale gelirken, denetimler de Maliye tarafından yapılıyor. Konuyla ilgili İstanbul Ticaret Odası (İTO) Şubat ayı meclis toplantısında konuşan İTO Kuyumculuk Meslek Komitesi Başkanı Ercan Özboyacı, bu sınırın piyasa koşullarıyla uyumsuz olduğunu belirterek, “185 bin TL, altının hızla yükselen fiyatları karşısında oldukça düşük bir seviye. Bugün 54 gram altına denk gelen bu sınır, sektör için yetersiz. O nedenle MASAK yetkililerinden bu limiti en az 500 bin TL’ye çıkarmalarını talep ettik” dedi.
‘MÜŞTERİ ALIŞVERİŞTEN VAZGEÇİYOR’
Özboyacı, müşteriden kimlik istendiğinde alıcının tereddüt ettiğini ve çoğu zaman alışverişten vazgeçtiğini vurgulayarak, “Bu kez kuyumcular müşteri kaybetmemek için kayıtdışına yönelmek zorunda kalıyor. Ayrıca kimlik ibraz edilmediğinde kesilen cezalar da ciddi boyutta. Kimliği almadığımızda veya fatura kesilen müşteriden imza alınmadığında 261 bin TL ceza kesiliyor. Bu tür cezalar, perakendecilerin ödeme gücünü aşıyor” dedi.
KAYITDIŞI ALIŞVERİŞ ARTIYOR
Sektör temsilcileri, mevcut düzenlemenin bireysel yatırımcıları zor durumda bıraktığını ve vergi kaybına yol açtığını belirtiyor. Artan altın fiyatları ve enflasyon göz önüne alındığında, 185 bin TL’lik sınırın piyasa gerçekleriyle örtüşmediğini ifade eden kuyumcular, MASAK ve ilgili kurumlardan yeni bir düzenleme bekliyor. Sektör temsilcileri, limitin 500 bin TL’ye çıkarılması ve ceza oranlarının gözden geçirilmesi gerektiğini savunuyor.
